Her yıl iki aylık dönemlerde motosikletiyle dünyayı gezen İstanbul Gedik Üniversitesi Öğretim Görevlisi Asil Özbay, bu yılki rotasında Güney Asya ülkelerini keşfedecek.
Özbay, bu yıl İstanbul-Nepal yolculuğunun Pakistan durağında yaşadıklarını muhabirine değerlendirdi.
İlk olarak 18 yaşında Türkiye turu yapan Özbay, kara yoluyla yapılan yolculukların gidilen yerleri daha iyi tanımaya fırsat verdiğini belirterek, "Kara yoluyla sınırları geçmek, yavaş yavaş ilerlemek geçtiğimiz ülkelerin farklarını daha iyi kavramamızı, renk geçişlerini daha iyi görebilmemizi sağlıyor. Gittiğim ülkelerdeki insanların kültürünü ve dünyaya bakışlarını onların gözünden görmemizi sağlıyor." dedi.
Yolculuklarında plan yapmadığını dile getiren Özbay, "Kara yoluyla yolculuk yapmak şöyle hissettiriyor, kitapçıdan bir kitap alıyorsunuz ve o sizin tercih ettiğiniz bir hikaye, kara yoluyla yolculukta ise bilmediğiniz, tahmin etmediğiniz bir kitap size veriliyor ve o kitabı okumak ya da geri dönmek zorundasınız. Kendi seçmediğim hikayelerin parçası olmak istiyorum. Kendi hayatımda çok düzenli ve hijyene dikkat eden biriyim ancak bu sadece hayatımın bir kesiti. Geri kalanında buna sahip olamayacağımı biliyorum ve bu yüzden kötü otellere ya da yemeklere karşı tahammülüm yüksek. Yolculuk bize daha tahammüllü olmayı öğreten bir hayat dersi gibi." ifadelerini kullandı.
"En güvenli yolculuk yaptığım ülkelerden biri Pakistan"
Motosikletiyle dünya turuna çıkma sebebini ise "Kendi sınırlarımı aşmak ve bir kadının isterse neler başaracağını göstermek." sözleriyle açıklayan Özbay, Güney Asya turunun ikinci durağı olan Pakistan'da unutulmayacak deneyimler yaşadığını söyledi.
Bu zamana kadarki yolculuklarında en güvende hissettiği ülkelerden birinin Pakistan olduğunu ifade eden Özbay, "İran ve Pakistan medyada çok farklı tanıtıldığı için bunu gelip objektif olarak deneyimlemek ve sosyal medyada paylaşmak istiyordum. Yakından şahit oldukça söylentilerin değiştiğine şahit oldum. İran-Pakistan sınırına geldiğimde sınır kapanmıştı ve sınırından Kuetta kentine kadar 600 kilometre boyunca polis bana eşlik etti. Türkleri ve Türkiye'yi sevdikleri için beni kardeşleri gibi gördüler." şeklinde konuştu.
Pakistan'ı "İyi ki gelmişim dediğim yerlerden biri." olarak tanımlayan Özbay, motosikletle yolculuk konusunda ise "Sıcak nedeniyle çok zorlansam da çok güvenli bir yolculuk yaptım. Özellikle Lahor'da çok fazla trafik olsa da kimsenin agresifleşmemesi, sinirli olmaması, kaba olmaması dikkatimi çekti. Trafik çok sıkışık olmasına rağmen kimse kimseye kızmıyor, saygılılar ve yardımcı oluyorlar." ifadelerini kullandı.
"Hindistan'a geçecektim ama Pakistan'da keşfedilecek çok yer var"
Pakistan'ın komşularına benzemeyen, özgün bir ülke olduğunu dile getiren Özbay, Türklerin Pakistan'da turist değil ev sahibi gibi ağırlandığını ifade etti.
Her şehrin birbirinden farklı olduğunu ve çok değişik kültürlerin Pakistan'da bulunduğunu kaydeden Özbay, "Aslında Lahor'dan sonra Hindistan'a geçecektim ancak Pakistan'ı keşfettikçe daha fazla keşfedilecek yerler olduğunu gördüm. Bu yüzden rotamı kuzeye çevirdim ve ülkenin kuzeyindeki Skardu, Karakurum otoyolu, Çin sınırı ve soğuk çölleri görmeye gideceğim. Bir müddet daha Pakistan'da kalıp Hindistan'a öyle geçeceğim." dedi.
Tur sonunda Nepal'e ulaşacağını belirten Özbay, son 5 yılda dünya turu kapsamında yaptığı yolculuklardan da söz etti. İlk olarak İstanbul'dan Avusturya'ya giden Özbay daha sonraki yıllarda Fas ve İran'ı gezdi. Özbay, ardından da Gürcistan'dan başlayarak, Rusya ve Moğolistan'ı kapsayan bir yolculuk yaptığını anlattı.
Özbay gelecek yıllarda ise bir yıl sürecek bir Güney Amerika yolculuğu yapmayı planladığını sözlerine ekledi.