Geçen günlerde bir İslam ülkesi olan İran’ın, Azerbaycan karşısında Ermenistan’a verdiği desteği eleştirmiştim. Bu örnek yüreğimizi hâlâ acıtırken, bir başka örnek de İslam ülkesi olan Filistin’in Doğu Türkistan karşısında Çin’e verdiği destekle geldi. Filistin ki; topraklarının büyük bir bölümü İsrail’in işgali altında olmakla beraber gördüğü her zulüm karşısında Türk milleti daima Filistin’deki mazlumlara sahip çıkmıştır. Ama gel gör ki, Çin’de resmi ziyarette bulunan Filistin Başkanı Mahmut Abbas "Bazılarının gündeme getirdiği Uygur meselesi (Uygur soykırımı) bir insan hakları meselesi değildir. Bu Çin'in terörizm, aşırılık ve ayrılıkçılıkla mücadelesidir. Filistin hükümeti, Çin'in bu mücadelesini her zaman destekliyor, Filistin her zaman Çin'e inandı. Çin'in her zaman adaleti yerine getireceğine inanıyoruz" açıklaması yaparak tüm Müslümanları hayal kırıklığına uğratmıştır. Elbette Filistin Başkanı Mahmut Abbas, Doğu Türkistanlı mazlumlara bu şekilde yaklaşım sergilediği için, bizler Filistinli mazlumlara sahip çıkmaktan vazgeçecek değiliz ama bir Müslüman devlet başkanının bu açıklamaları vicdansızlığın, merhametsizliğin tarihe geçen kara lekesi olmuştur. Biz, Filistin’deki mazlumlara insan olduğumuz için, Müslüman olduğumuz için sahip çıkarken, Filistin Başkanı Mahmut Abbas ise Çin’e “büyük bir devlete yalakalık olsun” diye sahip çıkmakta ve Doğu Türkistanlı mazlumları terörist olarak yaftalamaktadır.

Filistin’in, İsrail zulmü altındaki mazlum halkını bir kenara bırakalım ama Filistin’in devlet başkanları ve onların yönetim uzantıları Türk milletine karşı hep problemli eylem ve söylemlerin üreteni olmuştur.

Türkiye, Filistin’in toprak bütünlüğünü ve koparılan parçalarının verilmesini savunurken Filistin, sürekli Türkiye’nin bölünmesini dile getirmektedir.

Doğu Türkistanlı mazlumları Çin’e terörist diye pazarlayan Mahmut Abbas, Türkiye’de “Kürtlerin bağımsızlık hakkı” olduğunu defalarca dile getirmiştir.

Mahmut Abbas’ın “Büyük Ermenistan’ı görmek arzusundayım. İnanıyorum ki, Ermenistan bu savaşı zaferle bitirip Azerbaycan’ı tamamen işgal edecek” sözü de yalanlanmamış bir şekilde sosyal medyada dolaşmaktadır.

Mahmut Abbas, Türkiye’nin hiçbir milli davasında yanımızda olmamış aksine hep düşman safında yer almıştır. Doğu Türkistan meselesindeki tutumu da bizi hiç şaşırtmamıştır.

Filistin Kurtuluş Örgütünün (FKÖ) lideri ve Filistin Ulusal Yönetimi'nin ilk başkanı olan Yaser Arafat da, Mahmut Abbas’tan farklı değildi.

Terör örgütü ASALA, PKK ve sol örgütlerin birçoğunun ilişkisinin temelleri Filistin kamplarında başlamıştır. Filistin’deki kamplarda eğitim gören birçok terörist Türkiye’de terör eylemleri yapmış ve Türkiye Cumhuriyeti’nin rejimini değiştirmek için mücadele etmişti. Maalesef Yaser Arafat da hep bunlara kucak açmıştı.

Filistin’deki devlet başkanlarının değişik bir Müslümanlık, kardeşlik anlayışı var. İslam ülkesi olan Türkiye’ye düşmanlar ama ona düşmanlık yapan ve dini başka da olsa herkese dostlar…

Mahmut Abbas’ın Doğu Türkistan açıklaması, yüzündeki maskeleri bir daha düşürmüştür. O açıklamalar kendileri adına rezillik ve utanç olmalıdır. Her daim yanlarında olmuş Türk milletine sapladıkları hançer yüreğimizi bir daha kanatmıştır.

Doğu Türkistan’a ziyaret gerçekleştiren ilk Türk devlet adamı olma sıfatını taşıyan MHP Lideri Devlet Bahçeli, Mahmut Abbas’ın Çin yalakalığına ve Doğu Türkistan vicdansızlığına tarihi cevap vermiştir:

“Biz onlara destek verdikçe, bu zihniyet Türk milletine köstek olmuştur.

Mahmut Abbas’ın, terörizmin ne olduğuyla ilgili yeterli deneyim ve donanımdan mahrum olduğu da ne yazık ki ortaya çıkmıştır.

Biz mazlum Filistinlilerin her zaman yanında olduk.

Filistin davasını ama, ancak, fakat demeden savunduk ve bu konuda tarafımızı netleştirdik.

Birkaç gün evvel İsrail hükümetinin yasa dışı yerleşim faaliyetlerini artırmasını, Batı Şeria’nın en az 19 beldesinde 4 bin 500 birimlik yeni yasa dışı yerleşim yeri inşa etmesini kınanması gereken mütecaviz bir tutum olarak değerlendirdik ve değerlendiriyoruz.

Hatta 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan egemen ve bağımsız bir Filistin devletini bölgesel barış ve huzur adına ön şartsız destekledik, buna da devam ediyoruz.

Sayın Abbas, Milliyetçi Hareket Partisi’nin grup toplantısından bizatihi sana sesleniyorum:

Uygur Türklerine terörist demek haksızlıktır, bühtandır, günahtır, cinayettir, rezalettir, melanettir, Türk milletine iflah olmaz bir saygısızlıktır.

Bizim Filistin davasını desteklediğimiz kadar değilse bile, en azından yarısı kadar Türkiye’nin ve Türk milletinin tarihi haklarını, terörle mücadelesini, geniş coğrafyalara yayılmış esir Türklerin durumunu bugüne kadar ağzınıza dahi almadınız, alamadınız, hakkı telaffuz etmeye hiç yanaşmadınız.

Geçmişte Filistin kamplarında eğitilip ülkemize sızan ve sızdırılan teröristlere kol kanat germekten de hiç utanmadınız.

Filistin Devlet Başkanı numune de olsa PKK’ya, FETÖ’ye sesini hiç çıkardı mı? Hiç tepki gösterdi mi? Ülkemizle dayanışma mesajı paylaştı mı?

Hiçbirisini yapmadı, yapamadı, yapmayı aklından geçirmedi.

Çünkü konu Türkiye ve Türk milletiydi.

Uygur Türklüğünü terörle eşitlemek potansiyel Türk düşmanlığının açık seçik beyanıdır.

Çin Halk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti elbette ikili diyalog kanalları açarak, temasları yoğunlaştırarak tespit edilen insan hakkı ihlallerini telafi ve tamir etmelidir.

Ancak terör Doğu Türkistan’da değil, Kandil’dedir, Suriye’nin kuzeydoğusundadır, gerçeği saptırmak vicdansızlıktır, izansızlıktır, insafsızlıktır.

Herkesi uyarıyorum, Türk’e kefen biçmenin sonu korkunçtur.”

***

Doğu Türkistan davasına her daim sahip çıkan MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın vicdansız, merhametsiz, adaletsiz, vefasız zihniyetine verdiği cevap tüm Filistin’de yankılanmalıdır. Mahmut Abbas’ın bu zihniyeti, Filistin’deki mazlumlara sahip çıkan Türkiye’ye mesafe koymaktır. Bu tutumu ile en büyük zararı mazlum Filistin halkına vermektedir.

İslam ülkelerindeki kaosun, krizin, geri kalmışlığın, sürekli emperyalizm çizmesi altında ezilmesinin sebebi, İslam ülkelerini yöneten Mahmut Abbas gibilerin yaptığı emperyalizm yalakalığıdır. Bu zihniyetler İslam ülkelerinin başında oldukça mazlumların yaşadığı zulümler bitmeyecektir. Sen Müslüman olup, Müslümanları satarsan gelip Müslüman’a vuran çok olur…

Mahmut Abbas, MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin uyarı ve tespitlerini tekrar tekrar okuyup, uyarılarını dikkate alıp bu vicdansız, merhametsiz yoldan dönmelidir. Doğu Türkistanlı soydaşlarımıza sapladığı hançer adına Türk dünyasından özür dilemelidir.