Almanya'da siyasilerden Türkiye'nin Suriye'ye yönelik askeri harekatını kınayan açıklamalar geldi. Hristiyan Demokrat politikacı Brinkhaus, "Uluslararası hukuka aykırı saldırının kabul edilemeyeceğini" söyledi.Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusunda omurgasını YPG'nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) kontrolündeki bölgelere askeri harekatına Almanya'da tepkiler sürüyor. Alman meclisinde grubu bulunan iktidar ve muhafelet partilerinden Türkiye'nin askeri harekatını kınayan açıklamalar geldi.

Koalisyon ortağı Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin Grup Başkanı Ralph Brinkhaus grup toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, "Uluslararası hukuka aykırı bu saldırıyı kabul edemeyeceğimiz bizim için çok açık" ifadesini kullandı. Brinkhaus, Türkiye'nin askeri operasyonu nedeniyle Almanya'da yaşayan Türk ve Kürt kökenliler arasında gerilimin tırmanması konusunda da uyarıda bulundu.

Muhalefetteki Sol Parti'nin talebi ile Türkiye'nin askeri operasyonu Salı günü meclis genel kurulunun gündemine alındı. Sol Parti Grup Başkanı Dietmar Bartsch, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı diğer bir ülkeyi "istila etmek" ile suçlayarak bunun "kesinlikle kabul edilemez" olduğunu söyledi.

Sol Parti, Alman Federal Meclisi'nden Türkiye'nin müttefiki olan "İslamcı milislerle" birlikte Suriye'deki Kürt bölgelerine yönelik askeri harekatının "uluslararası hukuka aykırı" olarak nitelendirilerek "kınanmasını" talep ediyor. Bunun dışında Türkiye'ye yaptırımlar uygulanması isteniyor.

Mützenich: Erdoğan uluslararası hukuku ihlal ediyor

CDU/CSU'nun koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) Grup Başkanı Rolf Mützenich de Türkiye'nin askeri harekatını sert sözlerle eleştirdi. "Türkiye Cumhurbaşkanı burada uluslararası hukuku ihlal ediyor" diyen Mützenich, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "bir saldırı savaşının sorumlusu" olduğunu belirtti. Gelişmeleri "hiçbir şey yapmadan izlemeyeceklerini" kaydeden Mützenich, bu nedenle Alman hükümetinin tavrını ortaya koyarak Türkiye'nin tutumunu kınamasının ve silah ihracatının durdurulmasının ötesinde alınanabilecek önlemlere hazır olmasının önemli olduğunu vurguladı.

Yeşiller partisi Grup Başkanı Katrin Göring-Eckardt da Türkiye'nin askeri harekatını eleştirdi. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan "bu saldırıya derhal son vererek, birliklerini çekmesini" talep eden Göring-Eckardt, burada "insani bir fekalate" neden olacak "uluslararası hukuka aykırı bir saldırı" söz konusu olduğunu söyledi. Bunun "derhal durdurulması" gerektiğini vurgulayan Yeşiller partili siyasetçi, Türkiye'ye Hermes kredilerinin askıya alınması gibi ekonomik yaptırımlar uygulanmasını talep etti.

Hür Demokrat Parti (FDP) Grup Başkanı Vekili Alexander Graf Lamsdorff ise Avrupa'yı Türkiye'ye yönelik ortak bir siyaset izlemekte başarısız kalmakla suçladı. FPD'li politikacı, harekat sürdüğü sürece Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye'ye silah ambargosu uygulanması gerektiğini vurguladı.

"Ekonomik yaptırımlar AB'nin gündeminde değil"

Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna yönelik askeri harekatı AB'ne üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarının Perşembe ve Cuma günü yapacağı zirvede de ele alınacak. Alman hükümeti zirvede Türkiye'ye yönelik ekonomik yaptırım kararı alınmayacağı tahmin ediyor. Hükümete çevrelerinden edinilen bilgiye göre, konunun "henüz Avrupa'nın gündemine alınmadığı" belirtildi. Ancak durumun değişmesi ile yeni kararların alınmasının ihtimal dahilinde olduğunun da altı çizildi.

AB liderlerinin, son gelişmeler ışığında Türkiye ile mülteci mutabakatının geleceğini ele alacağı belirtiliyor. Tartışmanın Türkiye'de yaşayan yaklaşık 3 milyon 600 bin Suriyeli sığınmacı için şimdiye kadar planlanan 6 milyar euronun harcanması halinde gelecek yılın ortasından itibaren mali desteğe devam edilip edilmemesine odaklanması bekleniyor. Alman hükümet çevrelerinden alınan bilgilere göre, bu zirvede konuyla ilgili karar alınması beklenmiyor.

AB dışişleri bakanlarının dün Lüksemburg'da yaptığı toplantı sonrasında yapılan ortak açıklamada, Türkiye'nin askeri harekatı kınanmış, ancak silah ambargosu ve olası ekonomik yaptırımlar konusundaki karar liderlere bırakılmıştı.

dpa/JD,HS

(c)