Oncelikle bastan belirteyim ki bu yazi bircogunuzun ezberini bozacak. Bu yaziyi yazmak icin uzun zaman bekledim cunku emin olmak istiyordum bazi seylerden.

Suriye`deki son gelismelerle birlikte artik senelerdir ortulu sekilde giden ama Trump ile birlikte aciktan baslayan bu savas gun yuzune cikti. Once elimizdeki verileri tek tek siralayalim. Ingiltere Iran islam devriminden once Iran petrollerini ABD ile birlikte paylasiyordu.

Devrimden sonra ise sanildiginin aksina kapi disari edilmedi. Daha dogrusu kapi disari edilen ABD oldu. Boylelikle Ingilizler Iran petrollerinin tek hamisi haline geldi. Dikkat ediniz o tarihten bu gune Iran konusunda kamuoyu olsturan ve Iran rejimini dusman olarak goren ABD`dir. Keza buna karsilik olarak da Iran surekli olarak ABD ile mucadele etmeyi tercih etmistir.

Ne Ingilizlerin Iran`a, ne de Iran`in Ingilizlere yonelik tek bir mudahalesi yoktur. Tabi cumleleri Humeyni`nin Ingilizler tarafindan yetistirilip Iran`a gonderilerek Amerikanci Sah`a karsi darbe yapmasiyla sda baglayabiliriz. Yani Iran`da sah rejiminin devrilmesinin tek degistirdigi sey Petrolun oraklari oldu.

Amerika kapi disari edilirken Ingilizler Amerika`nin payina da sahip oldular. Ancak o gunden bu yana ABD`yi yoneten Ingiltere merkezli kuresel elitler bir sekilde ABD`yi susturmayi basardilar hatta oyle ki ABD`yi her daim Ingilizlerin isgal planlarinin silahli gucu olarak kullanmaya devam ettiler.

Afganistan ve Irak isgalleri de buna dahildir. Mesela orneklendirelim. Irak isgalinin ABD`ye maliyeti toplamda 2.4 trilyon dolar. Ingilizxlere maliyeti ise sadece 20 milyar dolar. Parasal maliyetin yani sira ABD`nin verdigi kayiplar da cabasi. Peki bu maliyet goz onunde bulunduruldugunda Irak`i gorunurde ortak olarak isgal eden ama on planda bulunan ABD`nin aldigi geri donus nedir? 600 milyar dolar. Peki sadece 20 milyar dolar harcayip Irak isgaline ortak olan Ingilizler`in bu isten kazanci ne? 1.5 trilyon dolar. Bu rakama Ingiliz sirketlerinin ABD`ye sattigi arac, gerec, silah, insaat malzemesi vs.. de dahil... Yani Irak`in isgalinde aktif rol oynayan ABD bu isgal icin 2.4 trilyon doalr harcarken karsiliginda sadece 600 milyar dolarlik bir sus payi almis. Bu paraya Irak`in sozde yeniden insasi, petrol gelirleri kisacasi her sey dahil.

Benzer bir durum Afganistan icin de gecerli. Orada da Ingilizler harcama olarak ABD~nin 10`da 1`ini harcamislar ama geri donus olarak neredeyse 10 katini almislar. Simdi elimizdeki bu verileri kenara koyalim. Baskaca gelismelere bakalim. Yazinin basliginda okudugunuz Ingiliz-Amerikan savasinin gorunur sekilde resmi olarak baslama tarihi 2015 yilidir. Hatirlarsaniz 2010 yilinda BP`nin ( british petroleum) Deepwater Horizon petrol rafinerisinde bir kaza yasanmisti. Ve Obama doneminde yani 2015 yilinda bu kazanin sonuclarian dayanarak ABD, BP`ye toplamda 53.8 milyar dolar ceza kesmisti. Bu kesilen ceza uzun sure tartisildi, ABD ve dunya kamuoyunda gunlerce konusuldu.

Peki sonuc ne oldu? Obama doneminde bu ceza odenmedi. Sadece bu olaydan dogrudan etkilenen vbe mahkeme karariyla tazminat kazanan bireylere odemeler yapildi ama devblet olarak ABD`ye bir odeme yapmadi BP. Hatta oyle ki kaza sonucu yayilan petrolu korfezden temizleme isini de yine ABD devleti yapti. Oysa sadece 6 milyar dolar tutan bu islem icin de Ingiliz sirketine ceza kesilmisti ama geri odemesi yapilmadi.

Obama`nin kestigi bu ceza sonrasinda Ingiltere-Obama iliskileri gerildi ve sahneye kayitsiz sartsiz Ingilizlere yani kuresel elitlere biat eden Hillary cikti. Hillary`nin Obama`nin ekibinden ayrilmasi ve bayrak acmasi da ayni doneme denk gelir. Ingilizler, Obama sonrasi Hillary`nin secimleri kazanacagindan ve yeniden ABd ile eski iliskilerien doneceklerinden cok emindiler. Ancak evdeki hesap carsiya uymadi ve Trump ABD secimlerini kazandi.

Simdi diyeceksiniz ki Trump kuresel elitlerin veyahut emperyalizmin bir parcasi degil mi? Hayir degil. Trump kendi basina bir guc olmayi tercih etti. Ancak Trump`in Ingilizlerle olan hesabi daha eskiye dayanir. Zira Trump`in 2 kez iflas etmesinde aslan payi Trump ile ayni isi yapan Ingiliz merkezli sirketlerindir. Yerli ABD sermayesi olan Trump`a karsi Ingilizler defalarca ekonomik operasyon duzenledi. Cunku pasta buyuk. Ama Trump ile Ingilizlerin arasindaki iplerin kopmasi Irak isgaline dayanir.

Irak`in yeniden insasinda Trump ve ABd yerli sarmeyesi basrol oynamak istedi. Cunku isin icinde yuzmilyarlarca dolarlik bir insaat isi vardi. Ancak Ingilizler Trump`i Irak`a sokmadiklari gibi ABD sirketlerine sadece ufak bir sus payi verdiler. Daha acik orneklendirelim. Trump ve Roshchield ailesinin savasi Trump`in babasina kadar dayanir. Ancak 2. Obama doneminin baslangicinda kuresel cete Trump`i dogrudan hedef alip bir sonrak isecimlerde olasi adayliginin onunu kesmek istediler. Yani bu kavgaya trilyon dolarlik pastanin etrafinda oturan sermaye sahiplerinin kavgasi gozuyle bakilabilir.

Bu verileri de bir kenara koyalim yine biraz onceye donelim. Obama baskanliginin son doneminde ABD askerlerini Afganistan`tan cekme karari aldi. Buna en cok kim kizdi? Ingilizler elbette. Ama buna es zamanli olarak Trump`tan da bu konuda agir bir muhalefet yedi. Oysa Ingilizlerin ve Trump`in bu konudaki cikislari birbirine paralel gibi gtozukse de ozunde farkliydi. Ingilizler kendi guvenlikleri ve somuru duzenlerinin sekteye ugramamasi icin cikistilar, Trump ise onca para dokulen Afganistan`dan hicbir sey almadan cikilmamasi gerektigini savundugu icin. Oysa Trump`in bu gun geldigi noktada gercegi aci tecrubelerle ogrenmesi gerekiyormus buna da gelecegiz.

Trump goreve gelir gelmez koruyucu bir ekonomi modelini tercih etti. ABD`nin disaridan aldigi mallara ekstra vergiler getirdi. Hepimiz bu vergiler Cin icin ve AB icin dedik ama aslinda bundan en cok etkilenen yine Ingilizler idi. Ama Ingilizler adian cikisi kim yapti? Cevap: Macron.

Bunu niye yazdim? Cunku birazdan Macron`un bir diger rolunu de goreceksiniz. Hemen akabinde Trump ABD`deki bir cok yeni petrol arama lisansini da ABD`li sirketlere verdi.

Yani Trump`in yerli sermaye ataginin altinda yatan gercek sebep Ingiliz sermayesini kapi disari etmek, Ingilizler`in ABd uzerindeki hukmunu sekteye ugratip kendi iktidarini saglamlastirmak idi. Ancak Ingilizler bu surecte bos durmadi. Secimler oncesinde oldugu gibi secimlerden bu yana Trump ile surekli ugrastilar, ugrasmaya devam ediyorlar. Bunu da ABD derin devletindeki elemanlari araciligi ile yapiyorlar. Cunku neredeyse 60 yildir ABD`yi Ingilizler yani kuresel elitler yonetiyor. Butun isgal girisimlerinin arkasinda bu anlayis var. Ve bunun karsisinda duran hemen her siyasetci ya olduruldu, ya skandallara ortak edildi, siyasi hayati bitirildi ya da cesitli operasyonlarla goz dagi verildi. Ve Ingilizler hep kazandi ta ki Trump`a kadar. Trump`in digerlerinden ne farki var diyeceksiniz.

Trump her seyden once bagimsiz bir sermaye sahibi. Yani sermayesi baska buyuk kuresel sirkertlere ait degil, ortak degil. Bu nedenle de kendi gobegini kendisi kesebildi. Buna mukabil Rusya da bunu gordugu ve bildigi icin Trump`i yogun sekilde destekledi ve Trump lehine maddi manevi lobicilik yapti, manipulasyonlar yapti. Yani Trump ve Rusya bir anlamda kazan kazan politikasi gudduler. Trump`in kazanmasindan Rusya da karli cikacakti oyle de oldu. Ancak Trump`in basarisinin altindaki ana neden Amerikan milliyetciligini tetiklemis olmasidir. Ve bunu yaparken Ingilizleri de hedef gostermekten hic geri durmadi. Bu gune kadar konustugum bir cok Trump taraftari Ingilizlerden nefret ediyor. Ingilizlerin kendilerini somurdugunu soyluyor. Yani Trump kendi iktidarini saglam bir ideolojik temele oturttu.

Simdi bunlari da cebimize koyalim bir baska ornege gecelim. Trump`in iktidara gelmesiyle birlikte yine ilk icraatlarindan birisi Iran`i hedefe oturmak ve yeni ambargolar getirmek idi hatirlarsaniz. Butun Dunya kamuoyunda sok etkisi yaratti. Iran ile anlasilmis, nukleer plani en aza indirgenmis ve Iran `tehditi` Dunya icin bitmisti. Peki ne degisti de Trump Iran`i yeniden hedef tahtasina oturttu?

Cevabi gayet basit. Cunku yapilan anlasmalardan etkilenmeyen tek biur ulke vardi. Bilin bakalim kim? Elbette Ingiltere. Butun ambargolara ragmen Ingiliz petrol sirketleri Iran petrol ve dogalgazini cikarmaya devam ediyordu. Ancak Trump`in getirdigi yeni yaptirimlarla buyuk bir soka ugradi Ingilizler. Cunku bu gune kadar Ingiliz sirketlerini dogrudan etkilemeyen yaptirimlar Trump`in yeni duzenlemeleri ile dogrudan etkelenir hale geldiler. Ve BP Iran`daki faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldi. Ve BP`nin sadece bu yaptirimlardan dolayi zararinin yuzmilyarlarca dolar olacagi soyleniyor. Ve Trump`in bu son karariyla birlikte Trump`a karsi baslatilan `ic savas` da iyice belirginlesti ve sertlesti. Kuresel elitler Trump`in kolunu kanadini kirdilar. En yakinindak iisimleri tasviye ettiler bu gune kadar.

Sorusturmalarin Trump`a kadar uzayacagi soyleniyor. Yani Kuresel elitler daha once defalarca yaptiklari operasyonu Trump`a da yapiyorlar. Ya gorevden el cektirecekler ya da bu sekilde hizaya gelmesini saglayacaklardi. Ama olmadi. Trump sert kaya cikti. Kurrselcilerin butun operasyonuna karsi ataklarla cevap verdi, veriyor. Simdi gelelim bu savasin ayyuka ciktigi konuya.

Suriye... Trumpo gectigimiz gunlerce ani bir kararla ABD`nin Suriye`den cekilecegini duyurdu. Bu karar ABD ve Dunya kamuoyunda adeta sok etkisi yaratti. Simdi hatirlayalim yazinin yukaridaki bolumunde Trump`in secim kampanyasini Obama`nin Afganistan`dan cekilme kararinin yanlis oldugunun uzerine kurdugunu soylemistim. Trump bunca para harcadigi Afganistan`dan karsiligini almadan cikmama taraftariydi. Ancak goreve geldiginde gordu ki isler pek de oyle yurumuyor.

Suriye`deki kirli savasin ABD`ye masrafi su ana kadar $60 milyar dolar. Karsiliginda cebine giren tek kurus yok. Oysa hepimiz de gayet iyi biliyoruz ki bu kirli savasin ana amaci Irak petrollerini ve dogalgazi Akdeniz`e ulastirmak ve Avrupa`nin Rusya`ya ve Turkiye`ye bagimliligina son vermek idi. Yani bizim kurt koridoru dedigimiz sey aslinda Kutleri kullanarak Suriye`de bir otonom bolge olusturarak onlar Kurdistan ile oyalanirken Ingilizler`in petrol ve dogalgazda Dunya tekeli olmasi saglanacakti. Bundan Israil de pay alacakti. Tabi bunlari soylerken bekciligini Amerika`nin yaptigi ama somurusunu Ingilizlerin aldigi Irak petrolleri ile yine somurusunu Ingilizlerin yaptigi Akdeniz ve Iran dogalgazini kastediyoruz. Yani Trump gordu ki bu kirli savasa hizmet vermis olmanin hicbir gertirisi olmadigi gibi tam tersine bu gune kadar savas verdigi Ingiliz sermayesine hizmet ediyordu. Bekciligini yine Amerika yapiyor, ekmegini Ingilizler yiyordu.

Boylelikle Trump ani bir kararla Suriye`den ABD`nin cikacagini acikladi. Ve bu karar bir bomba etkisi yaratti. Bu gune kadar gizlenen saklanan bu isleri sinsice yapan Ingilizler adeta sap gibi ortada kalmisti. Tabi hemen ABds komuoyunda operasyon da basladi. Senatorlerden tutun, tv yorumcularian kadar trump`a agir elestirielr baskilar geldi ve is Trump`in iki adaminin istifasina kadar gitti. Ancak Trump geri adim atmadi. Ve sunu soyledi: ISID` ile savasmak Iran-Rusya-Turkiye gibi bolgenin yerel ulkelerinin isi. Biraz da onlar yapsin. Aslinda Trump`in bu soylediginin altinda buyuk mesajlar yatiyor.

Trump Ingilizlere diyorki ben aradan ciktim, bolgeyi de Iran ve Ruslara bikaktim. Siz ugrasin bundan sonra diyor. Bu Ingilizlere karsi tarihte cekilmis en buyuk restlerden birisi. Peki ABD`nin cekilme kararinin hemen sonrasinda PYD`ye destek aciklamalari yapan, bolgeye daha cok asker gonderecegiz diyen kim?

Macron... Yukarida hatirlayin Macron`un Ingilizler adian ek vergilere karsi yaptigi cikisi yazmistim. Macron yine sasirtmadi ve Ingilizlerin sozculugu gorevini bu konuda da ustlendi. Cunku Ingilizler Macron`u zaten `hayalarindan` yakalamisti. Yani bu isin gidecegi noktayi gorerek Trump-Macron yakinlasmasiniun onune gectiler.

Hatirlayin Trump ve Macron gectigimiz aylarda cok samimni pozlar veriyor, yeni anlasmalar imzaliyor, birbirlerien destek mesajlari veriyorken bir anda Makron, AB ordusundan soz etmeye basladi ve hemen akabinde Fransa`da ayaklanma basladi. Yani Ingilizler Macron`a gel bu tarafa dediler. Fazla uzaklasirsan gidersin dediler. Ve netice itibariyle ABD`nin Suriye`den cekilme kararinin tam karsisinda tavir alarak Macron biz buradayiz mesaji verdi.

Eli kolu baglanan Ingilizler simdi Suriye`de Macron`u ve Fransa`yi atese atiyor son bir hamle ile. Ancak burada Turkiye`nin rolu onemliydi. Turkiye Ingilizlerden yana mi saf tutacak idi yoksa ABD`den yana mi? Bu surecte Turkiye her ikisinden de operasyon yedi. Her ikisi de Turkiye`yi kendi safian cekmek icin cesitli operasyonlara basvurdular. Ama gorunen o ki Turkiye tarafini ABD`en yana koymus. Tayyip Erdogan ve Trump`in aciklamalari paralel ve birbiriyle ilintili.

Turkiye`nin operasyonu ertelemesi de son derece olumlu. Unutmayin ki Tayyip Erdogan operasyon aciklamasinda ABd askerleri hedefimiz degildir dedi. Ama ingilizler demedi. Oysa ayni bolge ABD ile es deger bir ingiliz askeri varligi var tabi Fransiz da... tum bu olan bitenden anladigim kadariyla Turkiye-Rusya ve ABD anlasmis. Ve bu gunku son gelismelere gore de PYD`yi Rusya ve Suriye devleti temizleyecek.

Tum bu olan bitenden cikan sonuc artik ABd-Ingiltere zoraki askinin bittigidir. Trump eger boyun egmez ve direnmeye devam edebilirse bu ayni zamanda neo-liberalizmin ve emperyalizmin de sonunu getirecek. Unutmayin ki Ingilizler olmadan ABD herhangi bir ulkeye savas acamaz, isgal edemez. Bu gune kadar butun bu isgal girisimlerinin arkasindaki kuresel sermayenin cirpinisi da bu yuzden.

Lutfen kimse bu yazimdan Trump`a ve ABD`ye ovgu gibi anlamlar cikarmasin. Neticede ayni bahcenin filleri tepisiyor ve bizlerin bu tepismeden kendi yararimiza bir sonuc cikarmamiz gerekiyor. Tepismenin galibi Ingilizler olursa here sey kaldigi yerden devam eder.

Ancak ABd kazanirsa daha dogrusu Trump kazanirsa Dunya`nin gelecegi oyle ya da boyle dolayli olarak olumlu sekilde etkilenecektir. Biliyorum bu yaziyi kabullenmeniz bazilariniz acisindan oldukca zor olacak. Cunku bu gune kadar hep ABD emperyalizmi hedef tahtasian oturudldu ama butun bunlarin arkasindaki Ingilizler hep gizlendi. Turkiye`de de kendisine sol veya ulusalci diyen bir takim parti veya kurumlar hicbir zaman Ingilizleri hedef almadilar.

Bunun ardinda yatandan ABD`ye karsi Ingilizlerin destekledigi operasyon ayaklarindan ve malzemelerinden olmalaridir.

Son soz: Ingilizler yoksa ABD yoktur. Emperyalizm yoktur,m neo-liberalizm yoktur.

Dip not: Ingiliz-Amerikan savasi Amerikan ic savasina kadar dayanir. Bir anlamda bu gun olup biten eskinin intikamidir. Son donemlerde yukselen konfederasyonculuk da bununla birlikte okunmalidir.

Armagan Yilmaz